Ülkemiz gelir dağılımı bakımından en adaletsiz ülkelerin başında geliyor. Dünyanın sayılı ekonomisi olmasına rağmen gelişmişlik endeksinde 175 ülke arasında 91. sırada. Yoksulluk ve işsizlik alabildiğine artıyor. Ekonomide yıllardır sürdürülen bu olumsuz tablo kırsal kesimde yaşayan insanlarımız ile gelişmişlik bakımından diğer bölgelerden geri kalan Doğu ve Güneydoğu Anadolu insanının büyük şehirlere göç etmelerine neden oluyor.
Türkiye’nin genelinde konu ile ilgili olarak 400 köyde bir araştırma yapılıyor. Seçilen köyler, bölgesel özellikleri,büyüklükleri ve başlıca göstergeleri açısından Ülkemizin tüm köylerini temsil edecek şekilde seçilmiş.
Bu köylerde 35 yaş altı nüfus oranı, Türkiye ortalamasının % 17 altındaymış. Ülke genelinde 35 yaş altı nüfus oranı %65 iken, bu oran köylerde % 45’e düşüyormuş. Bir çok köy muhtarı “Artık mezar kazacak ve köy ortak işlerinde çalıştırılacak genç insan bulamıyoruz” diye yakınıyormuş.
Yine, yapılan araştırmaya göre 35 yaş altı gençlerin büyük çoğunluğu iş ve meslek edinmeden iş bulmak amacıyla büyük şehirlere göç ediyormuş. Büyük umut ve hayallerle İstanbul, Ankara, İzmir, Adana vs. metropol şehirlere akın eden bu genç nüfus bu kentlerin varoşlarında “Üçüncü kuşak genç yoksullar” olarak hayatlarını sürdürmek durumunda kalıyorlar.
Bir çoğu iş bulamadığı halde muhtaç durumda iken nasıl oluyor da hayatlarını sürdürebiliyorlar? Belediyeler, siyasi parti kadın Ve gençlik kolları ile bazı şehirlerde örneğin: İstanbul’da cemaatler vasıtasıyla bu insanlara kömür gibi yakacak, yiyecek ve giyim yardımı yapılıyor. Hangi partiden olursa olsun Belediyeler, siyasi parti kadın Ve gençlik kolları vasıtasıyla varoşlardaki insanlara bu şekilde yardım yapılması etik açıdan uygun bir davranışmıdır? Daha açık bir ifade ile bu yardımlar gerçek anlamda muhtaç insanlara mı, yoksa sadık seçmen kitleleri yaratmak anacıyla birilerine mi yapılıyor.
Yüce dinimizin de belirttiği gibi öksüz, kimsesiz, çalışamayacak kadar yaşlı şişli otele gelen escort Ve sakat kimselere yardım etmek hem insani hem de vicdani bir görevdir. Şu hususu özellikle belirtmek isterim ki, hükümetin ve de belediyelerin asli görevlerinden birisi de çalışmak isteyenlere iş alanı bulmak olmalıdır.
Çin atasözü şöyle der: “Balık verme, balık tutmasını öğret” İşte bu nedenledir ki, büyük umutlarla kırsal kesimlerden ve Anadolu’nun bir çok yerlerinden bilinçsizce metropol kentlere göç ederek bu şehirlerin Avrupa yakası rus escort varoşlarında kimi aç, kimi tok yaşamını sürdüren bu vatandaşlarımıza insan onuruna yakışmayacak bir şekilde yardım yapacağımıza, öncelikle bölgeler arasındaki kalkınmışlık farkını ortadan kaldırmak çabasını göstermeliyiz.
Bunun gerçekleşmesi için yeni iş alanları açmak, her türlü yatırımları ülke geneline dengeli bir Anadolu yakası escort şekilde yaymak iktidarda olan hükümetlerin asli görevlerinden biri olmalıdır.