İskenderun Teknik Üniversitesi Deniz Bilimleri Ve Teknolojisi Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Turan’ın Yürütücülüğünü Yaptığı, Düzce Üniversitesi Biyolojik Çeşitlilik Uygulama Ve Araştırma Merkezi (DÜBİYOM) Müdürü Yrd. Doç Dr. Deniz Yağlıoğlu’nun Araştırmacı Olduğu “Türkiye Denizlerinde Kaya Balıkları (Ephinephelus Spp.) Türlerine Ait Popülasyonların Genetik Yapılarının Belirlenmesi” İsimli TÜBİTAK Projesi Kapsamında, Bodrum’da , Lahoz Ve Orfoz Balıklarına Yönelik Uluslararası Lahoz-Orfoz Çalıştayı (International Grouper Workshop) Düzenlendi.
Son günlerde Ülkemizde başta balıkçılar olmak üzere birçok sektörün etkilendiği 1 Eylül 2016 tarihinden itibaren uygulamaya konulan yeni sirkülerle, Ülkemiz denizlerinde 4 yıl süreyle avcılığı yasaklanan lahoz ve orfoz balıkları ve bu türlerin geleceğine yönelik düzenlenen Prof. Dr. Cemal Turan’ın başkanlığında gerçekleştirilen
Çalıştaya; Ülkemizden 22 üniversite temsilcilerinin yanı sıra İngiltere, Malta, Fransa, Yunanistan, Almanya, Mısır ve İspanya’dan gelen bilim insanları ile ulusal ve uluslararası sivil toplum kuruluşları, T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ndan üst düzey yöneticiler ve balıkçılar yoğun katılım sağladı.
Türkiye’de ilk defa balıkçılık konusunda uzman kişilerin ve av yasaklarının belirleyicisi durumunda olan bakanlık yetkililerinin konuyu tartıştığı çalıştay, sonuçları itibariyle tüm katılımcıların ‘’Biz ne yaptık?’’ ve ‘’Bundan sonra ne yapmalıyız?’’ sorularının cevaplarını bulduğu bir etkinlik olarak tarihe geçti.
Balıkçıların “Aşırı avcılıkla lahoz-orfoz stoklarını bu hale getirmemeliydik.’’ diyerek yakındığı çalıştayda, akademisyenlerin de “Sorun bu noktaya gelmeden önlem alınması için etkili uyarılarda bulunmalıydık.’’ sözleriyle gelinen son durum ortaya kondu. Yasağı destekleyenlerin, çok sayıda balıkçının yaşamını etkileyecek bu yasakların uygulanmadan önce gerekli sosyo-ekonomik tedbirlerin de alınması gerektiğini dile getirildiği çalıştay, Akdeniz ülkelerinden gelen yabancı bilim insanlarının ülkelerinde lahoz ve orfoz balıklarına yönelik uygulamaları anlatmalarıyla ayrı bir boyut kazandı.
Ülkemizde ve dünyada ekonomik değeri yüksek olan ve nesli tehdit altında olduğu uluslararası kuruluşlarca da bildirilen lahoz ve orfozun gelecekteki sürdürülebilirliği için gerekli stratejilerin geliştirilmesi, bilgilerin paylaşılması ve farkındalığın oluşturulması hedeflenen çalıştayda, Düzce Üniversitesi (DÜBİYOM) Müdürü Yrd. Doç. Dr. Deniz Yağlıoğlu “Ülkemizde TÜBİTAK tarafından gerçekleştirilen projelerin, toplumsal sorunların ortaya koyulması ve bu sorunlara çözüm üretmesi misyonunun en yakın örneği olarak lahoz ve orfoz balıkları karşımıza çıkmaktadır. Lahoz ve orfoz balıklarının Ülkemizdeki populasyonların genetik yapılarını araştırdığımız bir projemiz var. Bu proje sonuçlandığında korunması gereken tür ve popülasyonlar ortaya çıkacaktır.” Açıklamasında bulundu.
Sorun ve çözüm odaklı olan gelişmiş ülkelerde bile eşine az rastlanabilecek çalıştayda, lahoz ve orfoz balıklarının korunması için uluslararası kampanya başlatılması görüşünün de kabul gördüğünü belirten Yağlıoğlu, türe özgü olarak düzenlenen çalıştayın Ülkemizde ilk Avrupa’da ikinci olma özelliğiyle farkını da ortaya koyduğunu sözlerine ekledi.
Uluslararası anlaşmalarda da taahhüt edildiği gibi 2020 yılına kadar denizlerimizin % 10’unun koruma alanı ilan edilmesi gerektiğini vurgulayan
Yağlıoğlu, av yasakları ile ilgili Balıkçılık ve Su Ürünleri Yönetiminin, lahoz-orfoz balıklarının avını yasaklamakla gösterdiği bu güçlü tavrın kırılmaması ve bakanlığın gerektiğinde sert kurallarla balıkçılığımızın geleceğini inşa etmekte gösterdiği kararlılığa zarar verilmemesi gerekliliğini dile getirdi.
Diğer birçok dünya ülkesinde olduğu gibi toplumun önemli bir kesimini etkileyecek uygulamaların inşasında akademisyenlerin bilimsel çalışmalarından yararlanılması gerektiği belirten Yrd. Doç Dr. Deniz Yağlıoğlu, özellikle uygulamalardan etkilenecek sektör ve kişilerin sosyo-ekonomik durumunun iyi analiz edilmesi ve av yasağı ile bu kesimlerin yaşayacakları mağduriyetin asgariye indirilmesini sağlayacak tedbirlerin de planlanmasının önemli olduğunu ifade ederek açıklamalarına son verdi.