Gaziantep’ te üzücü bir olay oldu. 2 tane pitbul cinsi sahipli köpek 4 yaşındaki kızımıza saldırıp yaraladı. Olayın bir çok yönü var tabii ki. Yasaklı, saldırgan tür hayvanı sokaklarda bu şekilde gezdirmek, insanlara saldırmasına neden olmak suç.
İnşallah kızımız bir an önce eski sağlığına kavuşur, İnşallah o köpekleri kontrolsüz şekilde sokağa bırakanlar en ağır cezayı alırlar.
Sorun şu ki olayın gündeme geliş şekli ve insanların bir kısmının sosyal medyada bu olayı sokak hayvanları toplansın, barınaklara konulsun, ortadan kaldırılsın kampanyalarına dönüştürmeleri ve bu algı yüklemeleri karşısında bazı belediyelerin sokaklardaki masum hayvanları toplamaya başlamaları, hatta kahraman edası ile fotoğraf paylaşmaları inanılmaz.
Bir çoğumuz sadece havladığında farketse de her birimizin sokağında yaşama tutunmaya çalışan 2-3 köpek, 8-10 kedi vardır.
Belki bir parça yiyecek verirler diye insana yaklaştıklarında genellikle taşlanan, tekme atılan, açlığın baskısı ile yine de bir umutla insana yaklaşan hayvanlardır bunlar.
Aramızda kaç kişi barınaklara gidip oradaki şartları görmüştür. Güzel örnekleri olsa da barınaklar genel olarak HAYVAN HAPİSHANELERİDİR.
Üstelik bu dilsiz canların şikayet etme şansları da olmadığı için orda çalışan insanların insafı, vicdanı ile baş başa kalınan hapishanelerdir.
Ne kadar kolay değil mi ? Tüm hayvanlar toplanıp barınaklara doldurulsun demek… Barınak nasıl, orda yeterli alan ve imkan var mı, kaç kişi çalışıyor, hayvanlara yiyecek geliyor mu, 1 kg lık köpeğin 10 kg bir köpekle aynı kaptan yemek yiyip yaşama ihtimali ne kadar hiç merak ettiniz mi?
Hepsini barınaklara atalım, ayak altında dolanmasınlar oh ne rahat.
Barınaklar hasta, yaralı hayvanların tedavi edilmesi, zarar veren hayvanların tecrit edilmesi için gerekli bir yer olduğu anlayışıyla ; bu konuda adım atan, çaba gösteren tüm belediyelerimize selam olsun.
Unutmamamız gereken köpek ve kedilerin yeri barınaklar değildir. Onların yeri yanı başlarımız bahçelerimiz, sokaklarımızdır. Onlara özgürce dolaşacakları, karınlarını rahatça doyuracakları, bizimle beraber yaşayacakları alanlar oluşturmamız lazım.
5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu da bunu gerektirmektedir .
Yasaklı cinsler hariç Masum hayvanları sokaklardan toplayıp barınaklarda veya yerleşim olmayan alanlarda açlıktan ölmeye sevketmek kanunlarımızda da ve insanlığımız da suçtur ve bunu yapanlar kanunen ve ahlaken suç işlemektedir.