Yıllık 255 milyar dolar ihracatımız var. Bunun 30 milyar doları tarım ürünleri olup tarım ürünleri ihracatımızın 2 milyar doları da fındık.
Toplam ihracatımızın % 11 i tarım ürünlerinden, tarım ürünleri ihracatımızın % 6 sı fındık tan oluşmakta.
Fındık bilindiği üzere Karadeniz bölgemizin ana ürünü. Doğu Karadeniz’in bir kaç ilinde çay baskın ürün olsa da bölge genelinde asıl geçim kaynağı fındık olmakta.
Sert Kabuklu Meyveler Konseyi ülkemizin 2022 yılı fındık rekoltesini açıkladı. Bakmayın isminin sert kabuklu meyveler olmasına. Tüm dertleri varsa yoksa fındık. Bunun nedeni ise dünya fındık üretiminin yarıdan fazlasını bizim yapıyor olmamız.
Öyle olduğundan 4 milyon ton ceviz üretimi var ama kimse cevizde rekolte yüksek demiyor, yada yılda 100 milyon ton elma üretimi var kimse dert etmiyor. Fındık üretimi elmanın yüzde biri, cevizin dörtte biri ama varsa yoksa fındık.
Fındık daha dalda oluşmaya başlamadan satın alacak kesim , ucuz alalım diye fındık çok algısı, üretenler bu hamleye karşı fındık yok algısı oluşturmaya çalışıyor .
Her sene Karadeniz’in batısı doğusunda, doğusu batısında fındık olmasın bizim olan fındık para etsin umudu ile yaşıyor. Herkes biliyor ki iki tarafta da olursa para etmeyecek.
Dönümde ne kadar fındık olacağı, üretim masrafları, ailenin geçim şartları, kaça mal olduğu, ihtiyaç fazlasının nasıl değerlendirileceğini dert eden yok.
Tek dert “FINDIK AZ MI ÇOK MU?”
Pandemiden sonra ülkelerin tarıma bakışları değişti. Bir çok ülke tarım ürünlerinin önemini kavradı ve ülkeler gübre ve kimi ürünlerinin ihracatını yasakladı.
İnsanlar doğru beslenebilmek için gıdaya erişimin önemini anladılar. Paran olsa da üretemediğin gıdaya erişememe ihtimali olduğunu kavradılar.
Dünya üretiminin yarısından fazlasını yaptığımız fındıkta hiç bir şey değişmedi. Tek derdimiz rekolte AZ MI ÇOK MU?
Bir an önce kendi fındığımız para etsin diye komşuda fındık olmasın duasını bırakıp, üretimde, işlemede, pazarlamada bir araya gelmenin, kabuklu fındık satmak yerine işlenmiş mamul satmanın, verimi artıracak tedbirler almanın, verimli ve randımanlı üretmenin yolunu aramamız lazım.
Eğer bu problemleri çözemezsek herkes ileri giderken fındık üreticisi geriye gidecektir. Gidiyor da zaten.
İşte fındık ile ilgili ilk ulusal basın haberi :
“Fındık sezonunun başlamasına daha 3 ay gibi bir zaman kala, rekolte açıklamaları ve tartışmaları başladı. Her yıl açıkladığı rekolte miktarıyla eleştirilen Uluslararası Sert Kabuklu Meyveler ve Kuru Meyveler Konseyi, Türkiye için 865 bin ton rekolte tahmin etti. Bu açıklama fındık üzerinde oynanacak olan oyunun ilk sinyali olarak değerlendirildi.” 15 Mayıs 2022