TOPRAK ANALİZİ OLMADAN VERİMLİ ÜRETİM OLMAZ.

Bitkisel üretim yapabilmemiz için bir bitkiyi büyütmemiz ve büyüyen bitkinin ürünlerini toplamamız gerekmektedir.

En kısa hali ile bitkiler fotosentez ile ürettikleri enerjiyi kullanarak kökleri vasıtası ile topraktaki suyu dallarının en uç noktalarına kadar çıkarmakta, suyun içerisindeki vitamin ve minareller ile yapraklarını, dallarını ve meyvelerini oluşturmaktadırlar.

Toprak içerisindeki canlı organizmaların faaliyetleri ile oluşan ve bitkinin su ile alabileceği forma gelen bu maddelere biz bitki besin elementleri demekteyiz.

Toprak verimliliği; toprağın temel bitki besinlerini bitki gelişmesini sürdürmeye yeterli miktar ve uygun oranlarda sağlama kabiliyetidir. Toprak verimliliği ;değişken olan mineraller, organomineraller ve bitki besin maddelerinin miktarı gibi pek çok etmenden etkilenen toprak üretkenliğinin bir unsurudur.

Toprağın verimli olması bitkisel üretimde gerekli olan besin elementlerine ve organik madde oranı dediğimiz bu besin elementlerini işleyecek canlılığa sahip olması ile mümkündür .

Peki yaptığımız üretimde bu besin elementlerinden hangisinin ne kadar olması gerekiyor ve bizim üretim yaptığımız toprakta hangisinden ne kadar var?

Yapılan analizlerde 100 gr fındıkta 2.6 gr Azot, 0 73 gr Potasyum, 0,30 gr Fosfor, 0,16 gr Mağnezyum, 0,14 gr Kalsiyum, ve 0,12 gr Kükürt elementine 100 gr yaprakta aşağı yukarı bu kadar makro besin elementine ve daha az miktarlarda Demir, Mangan, Çinko, Bor ve Bakır mikro besin elementlerine ihtiyacı var.

Peki dönüme 300 kg fındık toplamak istediğimiz bahçenin toprağında bu elementler ne kadar var. Toprağın bu elemmentleri işleyecek canlılığının durumu ne, toprak tansiyonu dediğimiz ph ne durumda. İşte bu soruların cevabında toprak analizi devreye girmektedir.

Toprak analizi olmadan bitkisel üretim yapmak karanlıkta sokağa girmek gibidir, sokağın ana caddeyemi çıktığını yoksa çıkmaz sokak mı olduğunu ancak yol bittiğinde anlarız.

Bakanlığımızın her 50 dekar arazi için ayrı olarak verdiği toprak analizi desteğine ve yayım çalışmalarına rağmen malesef ülkemizde toprak analizinin önemi ve zamanında gübrelemenin tarımsal verime etkisi yeterince anlaşılamamıştır.

Verimli üretim için Lovoisierin “maddenin sakımı kanunu” ve Leibig in “minumum kanunu” nu iyi anlamamız gerekmektedir.

Bu iki kanun özetle ürün ihtiyacı olan besin elementleri olmadan büyüyemeyecek ve ne kadar ürün alınacağını ihtiyaç olan besin maddelerinin en azı belirleyecektir demektedir.

Şöyle ki ; fındık ocağımız topraktan alacağı 1 gr azot, 1 gr fosfor ve 1 gr potasyum ile 1 kg fındık verebilecek durumda olsa ve toprağımızda 300 gr azot, 200 gr fosfor ve 30 gr potasyum olsa bu ocağımız kaç  kg fındık verir?

30 kg  fındıktan sonra potasyum bitecek ve ne kadar azot ve fosfor olursa olsun fındık oluşamayacaktır.

İşte bu nedenle fındık oluşumu için gerekli besin elementlerini, o elementlerin toprağımızdaki miktarlarını öğrenmeden verimli üretim yapmamız mümkün değildir.

Bunu öğrenmenin tek yolu ise toprak analizidir.

Hadi bu sene doğru bir başlangıç yapalım. Verimli ve kaliteli üretim yapılabilmek, emeğimizi ve zamanımızı zayi etmemek için
toprak analizi yaptırıp, toprağımızın gübrelemede besin elementi ihtiyacını öğrenelim. Analize göre yapacağımız doğru gübreleme ile işimizi şansa bırakmayalım.

Unutmayın toprak analizi için Ekim ortasına kadar zamanımız var, sonrasında geç kalırız.