Bir miladi yılı daha geride bırakıyoruz. Durdurulması imkansız olan zaman bir yılımızı daha alıyor.
Miladi olarak 2020 ye yeni girecek olsak ta üretim sezonu olarak yeni yıla Eylül ayında başladık. Bizim üretim sezonumuz Eylül başında başlamakta Ağustos sonunda bitmektedir.
Mademki Miladi yılımızın son yazısını yazıyoruz bu yazımızda geçtiğimiz üretim yılını nasıl geçirdik, başımızdan neler geçti bir hatırlayalım.
Geçtiğimiz yılın en büyük tarımsal olayı Amerikan Beyaz Kelebeği idi. Nisan ayı boyunca bahçelerde dolanan kelebekler, rahat bir şekilde yumurtladılar, Mayıs ayında yumurtalar milyarlarca tırtıl olarak fındık ocaklarımızda dolanmaya başladılar.Haziran ayı sonlarında 2.döl tırtılları da bahçelerde dolanmaya başlayınca tırtıl yoğunluğu özellikle Kalkın, Paşalar, Melenağzı köylerimizde dayanılmaz bir hal aldı.
2015 yılından bugüne her ortamda anlatmaya çalıştığımız yoğunluğa geçtiğimiz üretim sezonu ulaşıldı.
İyi tarafı tırtıl popülasyonu çotanaklara zarar verecek miktara ulaşmadı, sadece yaprakları yediler ve rekolte kaybına neden oldular. www.smmajans.com
Kötü tarafı bu durum çoğalmayacakları anlamına gelmiyor, kış dönemini pupa olarak geçiren zararlılar Nisan ayında kelebek olarak dolanacak ve her birinde 1.000-2.500 yumurta olan yumurta kümelerini fındık ocaklarımızda yaprakların alt yüzeylerine bırakacaklar.
Kasım ayında Amerikan beyaz kelebeği pupalarını imha etmek amacı ile detaylı bahçe temizliği yapan üreticimize pek raslayamadık. Halbuki Amerikan Beyaz Kelebeği ile mücadelede kültürel mücadele çok önemli.Kış aylarını bugüne kadar ılıman geçirmemiz zararlı popülasyonunun azalmayacağını gösteriyor. İnşallah dallara koza ördükleri dönemde güzel bir mücadele yaparız.
Bizimde uyaracağımız koza örme dönemi, herkes bahçesini gezer, tırtıl kozalarını dağılmadan imha ederse kimyasal mücadeleye bile gerek kalmaz.
Perşembenin gelişi Çarşambadan belli olurmu deneyip tecrübe edeceğiz bu sene.
Geçtiğimiz yıl bir diğer çok önemli tarımsal olayımız Temmuz ayında yaşadığımız Sel afeti oldu.
Malesef 7 canımızı yitirdik. Mekanları cennet olsun.
İlçe merkezinde esnaflarımızda maddi kayıplar oldu. Özellikle turizm ve tarım sektörlerimiz ciddi yaralar aldı. 12 köyümüzde ciddi manada tarımsal hasarlar meydana geldi. 3.000 dönüm fındık ocağımız çökme ve heyelan neticesi kullanılamaz hale geldi.
Allah’ tan fındığımız dalda durdu, tüm ocaklarımızda ürün kaybı meydana gelmedi.Eğer sel afeti temmuz sonu gibi olsaydı yüz bin dönüm arazimizdeki fındığı denize dökebilirdi. Çok şükür dallar çotanakları bırakmadı ve ürünümüzü topladık.
Her geçen yıl yaşlanıyor olsak da Öğrenmenin yaşı yoktur diyerek önümüzdeki yıl öğrenmeye ve öğrendiklerimizi sizlere aktarmaya devam edeceğiz.
Hayat şartlarının her geçen gün zorlaştığı, ihtiyaçların sürekli olarak arttığı, eskilerin ahir zaman, yazı-kışı belli olmayan zaman diye adlandırdıkları bir dönemi yaşamaktayız. Ailemizin ihtiyaçlarını karşılayabilmek, başkalarına muhtaç olmadan yaşamımızı devam ettirebilmek için üretim yapmaya devam etmeli, üstelik daha verimli ve kaliteli üretim yapmayı sağlamalıyız.
Ortalama olarak dönüme 120 kg verim aldığımız bahçelerimizde, verim olarak düz ovalarda üretim yapan ABD ve Avrupa yı yakalamamız mümkün görünmesede bakım ve zirai mücadeleye önem vererek, budama ve gübrelemeyi ihmal etmeyerek, sulama imkanı olan bahçelere sulama tertibatı kurarak, dönümden 200 kg verim alabilmek için çalışmalı, çaba göstermeliyiz.
Unutmayalım ki Fındık geleceğimiz ve vazgeçilmezimizdir.
Geride bıraktığımız yıl içerisinde kaybettiğimiz tüm akraba, arkadaş , hemşehri ve vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet dilerken yeni yılı huzurla, mutlulukla geçirmemizi Rabbimden niyaz ediyorum.
Seneye görüşmek dileğiyle…
