akçakocaakçakoca haberakçakoca gazetesihaber akçakocaakçakoca son dakika
DOLAR
32,5041
EURO
34,7540
ALTIN
2.491,40
BIST
9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
15°C
İstanbul
15°C
Az Bulutlu
Cuma Hafif Yağmurlu
14°C
Cumartesi Az Bulutlu
19°C
Pazar Az Bulutlu
21°C
Pazartesi Az Bulutlu
19°C

MHP Seçim Beyannamesi Açıklandı

MHP Lideri Devlet Bahçeli, seçim beyannamesini açıkladı. Bahçeli “Malul sayılmayan gazilere gazilik unvanı verilmesi için gerekli yasaların çıkarılması konusunda bütün gayret ve samimiyetimizle mücadele edeceğiz, inşallah da başaracağız” dedi.

MHP Seçim Beyannamesi Açıklandı
26.05.2018 18:49
406
A+
A-

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Milliyetçi Hareket Partisi’ni TBMM’de çok daha güçlü, layık olduğu, sözü geçen bir mevkiye mutlaka taşıyacağız.” dedi.

Bahçeli, Ankara Spor Salonu’nda düzenlenen Seçim Beyannamesi ve Aday Tanıtım Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, MHP’nin yarım asırlık onurlu mücadelesinde karşılaştıkları nice imtihanları, badireleri, belaları aşmayı bildiğini söyledi.

Bahçeli, “Nereye gittiğimizi biliyoruz, ne yaptığımızı biliyoruz, ne yapacağımızı da biliyoruz. Dalından kopan yaprağın akıbetini rüzgar tayin edermiş, çok şükür biz dalımızdan savrulmadık, kökümüzden de hiçbir zaman, hiçbir şart altında Allah şahit ki ayrılmadık.” diye konuştu.

MHP’nin gücünü mukaddesattan, inançlarından, ilkelerinden ve Türk milletinden aldığını vurgulayan Bahçeli, Türkiye’nin faydasına olmadığına inandığı her hareket karşısında tek başına da olsa sonuna kadar duracağını belirtti.

MHP’nin böylesi bir son karar anı geldiğinde kimsenin desteğini ve himayesini aramak gibi bir yanlış içine düşmeyeceğini dile getiren Bahçeli, “Geçmişimiz tanıktır, Yeri gelir Yunus olur gönüllerle buluşuruz, yeri gelir Yavuz olur hainlerle kıyasıya, kıran kırana uğraşır, onları perişan ederiz. Bizim safımız Türk milletidir. Bizim yönümüz Türkiye ve Türk-İslam dünyasıdır.” ifadesini kullandı.

Gönüllerinde “Kızıl elma” ülküsü, göğüslerinde ülkücü olmanın şeref nişanesini taşıdıklarını aktaran Bahçeli, şu değerlendirmede bulundu:

“Türklük boynu bükük durmasın istiyoruz. Yüce dinimiz İslam solmasın, sinmesin, sönmesin çabasındayız. Milliyetçilik horlanmasın, millet dağılmasın, vatan parçalanmasın azmindeyiz. Bin yıllık kardeşliğimiz tahrip ve talan olmasın iradesindeyiz. Bu itibarla milli bekayı ön şartsız müdafaa ediyoruz. Türkiye’nin aç hürler, tok esirler ülkesi olmaması için çalışıyor, çırpınıyoruz. Gönlümüzde millet sevgisi, yüreğimizde Allah aşkı, şuurumuzda tükenmeyen dava sevdasıyla daha güçlü bir Türkiye’yi amaçlıyoruz. Daha huzurlu, daha gelişmiş, daha yükselmiş bir millet varlığının arayış ve arzusu içindeyiz.”

Bahçeli, asla davalarından dönmediklerini, hesabi değil hasbi davrandıklarını, çıkarlarını, günübirlik hevesleri, saman alevi gibi yanıp sönen heyecanları değil, milli ve manevi değerleri düşündüklerini söyledi.

MHP’nin geride kalan 49 yılı onca saldırı, kumpas, tezgah ve tuzaklara rağmen gururla yaşadığını, millete feda edilmiş ömürlerle destan destan yükseldiğini ifade eden Bahçeli, “Önümüzde yeni ve tarihi bir imtihan vardır. Geleceğin Türkiyesinin temelleri cumhurun ittifak ruhuyla atılacaktır. İstiklalimize pranga vurmaya çalışan ilkesiz ve iradesiz güruh cumhurun ittifak duruşuyla kazınacak ve kaybedecektir.” dedi.

24 Haziran seçimlerinin Cumhuriyet tarihinin en kritik, stratejik ve mühim karar anlarından biri olduğunu vurgulayan Bahçeli, “İnanıyorum ki, 24 Haziran’da Türkiye ‘Al Bayrak Sistemi’nde buluşacak, ‘Üç Hilal’de uzlaşacak, ‘Cumhur İttifakı’nda kucaklaşacaktır. 24 Haziran Türkiye’nin kader anı, tünelden önceki son çıkışıdır. Geride kalan yıllarda, mükafatı çile, madalyası yara, armağanı şehadet olan milliyetçi-ülkücü hareket, Türkiye’nin geleceğinde artık tam ve kesin söz sahibi olacaktır.” diye konuştu.

“Ekonomik tetikçileri devreye soktular”

Emperyalist odakların Türkiye’yi köşeye sıkıştırmak istediğini, milletten intikam almak için fırsat kolladığını anlatan Bahçeli, ekonomik tetikçilerin devreye sokulduğunu, ülkenin her tarafının çevrelendiğini söyledi.

Özellikle son 10 yıldır süregelen, devamlı ağırlaşan, derinleşen vahim bir operasyon süreciyle Türkiye’nin zehirlenmesinin, milli birlik ve dayanışma ruhunun zedelenmesinin hedeflendiğini dile getiren Bahçeli, terör örgütleri bu amaçla öne çıkarıldığını bildirdi.

Bahçeli, bölgesel ve küresel senaryoların Türkiye’nin sırtını yere getirmek için sahnede olduğunu ifade ederek, “Sanal darbe davalarıyla denediler, başaramadılar. Gezi olaylarıyla denediler, başaramadılar. Çukur ve hendek terörüyle denediler, başaramadılar. 15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsüyle son kozlarını oynadılar, yine başaramadılar.” sözlerine yer verdi.

Hainlerin durmadığını, PKK, FETÖ, DEAŞ, PYD, YPG ve DHKP-C’nin birbiriyle paslaşıp Haçlı emellerini canlı tuttuğunu belirten Bahçeli, ülkenin15 Temmuz’da son iki asrın en vahşi işgal girişimlerinden birisine maruz kaldığını, ancak muvaffak olamadıklarını anlattı. Bahçeli, çünkü Türk milletinin kutlu bir ayaklanışla, muazzam bir dirilişle tanklara, toplara, mermi ve bomba fırlatan helikopterlere, uçaklara göğsünü gerdiğini kaydetti.

Hain ve hasmane niyetlerin bitmediğini, zaaf anının beklendiğini ifade eden Bahçeli, “Türkiye’nin içine düştüğü tehlikeli durum karşısında siyasetimizi ve stratejik duruşumuzu tekrar gözden geçirmeliydik. 15 Temmuz öncesi gibi olamazdık, davranamazdık, böylesi bir siyaset takip edemezdik. Lütfen sorgulayınız, 1918’de işgal altındaki İstanbul’da kolları sırmalı, göğsü madalya ve nişanlarla dolu bir nazır olmak mı evladır, yoksa tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’nin dağlarında koyun otlatan bir çoban olmak mı revadır? Tutsak bir makam ve şöhret sahibi olmak mı makbuldür, yoksa hiçbir mihraka mihnet etmeyen, hiçbir çevreye aman dilenmeyen onurlu, dik başlı, bağlantısız sıradan bir insan olmak mı makuldür?” ifadelerini kullandı.

MHP’nin Türk tarihinin haklarını savunduğunu, Türk milletinin ruh kökünü, öz değerlerini, milli kimliğini çiğnenemez namus saydığını belirten Bahçeli, şunları söyledi:

“15 Temmuz sonrasında milli birlik ve beraberlik hukukunun hakim ve hadim olmasını arzu ettik. Normalleşme sağlanasıya, huzur ve istikrar temin edilesiye kadar verdiğimiz sözlerden, gösterdiğimiz sağlam duruştan caymama iradesini ispatladık. ‘Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben.’ diyoruz. Biz bu ülkeyi, bu vatanı, bu milleti karşılık beklemeden, ödül, iltifat ummadan sevdik. Sevmekten de yorulmayacağız, gönülleri kazanma mücadelemizden sapma göstermeyeceğiz. Kimsesizlerin sesi, mazlumların sözü, garibanların eli, masumların nefesi, mağdurların yumruğu olacağız. Başaracağız, başaracağız, Milliyetçi Hareket Partisi’ni TBMM’de çok daha güçlü, layık olduğu sözü geçen bir mevkiye mutlaka taşıyacağız. ”

Bahçeli, Ankara Spor Salonu’nda düzenlenen MHP Seçim Beyannamesi ve Aday Tanıtım Toplantısı’ndaki konuşmasında, Türkiye’nin muhatap kaldığı risk ve tehditler karşısında hükümet sisteminin revize ve reformunun mecburi olduğunu söyledi.

Bahçeli, “Çünkü kriz ve kaos halinde seri kararlar almak lazımdı. Kısır ve sığ tartışmaları engellemek gerekiyordu. Sistemin tıkanmaması, aktif ve faal halde sorunlara müdahil olması şarttı.” diye konuştu.

Kuvvetler ayrımının netleşmesi, görev ve yetki karmaşasının bitmesi için ellerini taşın altına koyduklarını vurgulayan Bahçeli, yeni bir hükümet mimarisiyle yürütmenin daha güçlü, Meclis’in daha etkili, yargının daha bağımsız ve tarafsız olmasını amaçladıklarını vurguladı.

16 Nisan halk oylamasıyla aziz milletin inşa ettiği ve altına imza attıkları Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne “evet” dediğini anımsatan Bahçeli, bu gelişmenin Cumhuriyet tarihinin yepyeni bir aşaması, bir üst ve üçüncü evresi olduğunu söyledi.

Bahçeli, “Millet Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni 16 Nisan 2017’de kabul ettiğine göre, 24 Haziran’da da bu iradesinin tamamlayıcı adımı olarak gereğini ahlaken yapacak, tutarlılık ve süreklilik dersini küresel şer odaklarının eteğinden tutan zillet ittifakına mutlaka verecektir.” değerlendirmesinde bulundu.

24 Haziran’da Türk milletinin, 16 Nisan’daki iradesine daha yüksek bir seviyede sahip çıkacağını ifade eden Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin bizzat Türk milletinin eseri olduğunu belirtti.

Türkiye’nin, sorun çıkaran, kriz üreten, anlamsız tartışmalarla boğan ve boğulan bir önceki sistemin değişmesiyle derlendiğini, toparlandığını ve uyuyan devin gözünü açtığını dile getiren Bahçeli, artık yönetimde çift başlılıktan bahsetmenin mümkün olmadığının altını çizdi.

TBMM’nin “Gazilik” unvanına yakışır şekilde, asli görev, fonksiyon ve sorumluluk sahasında daha tesirli, daha verimli, daha muharrik, daha bağımsız hale geldiğine dikkati çeken Devlet Bahçeli, kanun tekliflerini sadece milletvekillerinin vereceğine, yürütmenin vesayetinin sonlanacağına işaret etti.

Yeni sistem

Bahçeli, yeni sistemle hükümetin kanun tasarısı hazırlama ve Meclis’e getirme yetkisinin olmayacağını, yetki kanunuyla kanun hükmünde kararname çıkarma hakkının da bulunmayacağını aktardı.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin tarihi tecrübelere uygun olduğuna işaret eden Bahçeli, milletin beklenti ve talepleriyle örtüştüğünü, kararların hızlı alınacağını, icraatların hızlı olacağını, yönetimin verimli ve etkin bir hüviyete kavuşacağını söyledi.

Bahçeli, bu sistemin 81 milyon Türk vatandaşına huzur, istikrar, refah, güven ve selamet getireceğini belirterek, 1946’dan bu tarafa sistem tartışmalarıyla gerilen, gerginliklere neden olan ve enerjisi tükenen devlet çarkının daha hızlı döneceğini, daha çabuk işleyeceğini dile getirdi.

Bu sistemi “Cumhuriyet’in başarısı, cumhurun irade ve istikbali” olarak niteleyen Bahçeli, bundan geri dönüş olmadığının altını çizdi. Bahçeli, “Önümüzdeki yüzyılın sistemsel tasarım ve dizaynı demokrasinin referans ilkeleri çerçevesinde yapılmıştır.” dedi.

MHP’nin böylesi bir sistemin oluşumuna katkı ve destek verdiğini vurgulayan Bahçeli, bu sistemin ilke, esas ve kurumlarıyla yerleşmesine, tam manasıyla kurumsallaşmasına, kökleşmesine, oturmasına sonuna kadar çalışıp hizmet edeceklerini söyledi.

“MHP’nin hakkı da teslim edilmiş olacaktır”

Bahçeli, şöyle devam etti:

“Müsterih bir vicdanla söylemek isterim ki, gün olup bugünün tarihi yazıldığında inanıyorum ki, MHP’nin hakkı da teslim edilmiş olacaktır. Kaldı ki yapılan ve yaptığımız büyük bir iştir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, ihanete karşı güvenlik duvarıdır. Ecdadımıza, şühedaya hürmet ve sadakat nişanesidir. Nasırlı elleriyle dua eden dedelere, ninelere, kınalı elleriyle vatan nöbetine giden yiğitlere, sevdiğinin hasretini çeken gelinlere, analık yüreğiyle çocuklarına güzel bir gelecek hayali kuran analara, babalara, bıyığı terlememiş evlatlarımıza, henüz doğmamış yavrularımıza umut ve ufuk aydınlığıdır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, kesintisiz Türk tarihinin sıçrayış ve yükseliş hamlesidir. Tarihi mirasımıza da muvafıktır. Aynı şekilde birlik ve beraberliğimizin teminatı, beka ve güvenliğimizin muhafızı ve mükafatıdır.”

Konuşması sırasında salondakilere, “Kalan 28 günde, ev ev, kapı kapı, sokak sokak gezip, gönüllere girip yeni hükümet sistemini anlatacak mısınız? Türkiye’nin doğruluşunu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin doğuşunu nazik bir dille, kucaklayıcı bir üslupla ve bunun içinde partimizin vatan ve millet için yaptığı fedakarlıkları herkesle paylaşacak mısınız? Yeni sistemin yepyeni bir dönemin kapısını aralarken, TBMM’de sayısal ve siyasal olarak çok güçlü bir MHP’nin desteğini almak için var gücünüzle mücadele edecek misiniz?” sorularını yönelten MHP Genel Başkanı Bahçeli, salondakilerden “Evet” yanıtını aldı.

“Gereğini 24 Haziran’dan sonra yapacağız”

Bahçeli, daha sonra şunları söyledi:

“Partimizin milletvekili adayları, yöneticileri ve samimi ülküdaşlarım üzerinde spekülasyon yapan, karalamalara tevessül eden, itibar cellatlığına soyunan, küçücük akıllarıyla gazete, televizyon ve sosyal medyadan dedikodu üreten kim varsa alçaktır, haindir, kripto damarın can çekişen son kalıntılarıdır. Bunları not ediyoruz. Bunlarla ilgili gereğini 24 Haziran’dan sonra muhakkak surette yapacağız.”

Normal şartlarda 3 Kasım 2019 olan seçim tarihinin, Türkiye’nin çok tehlikeli bir sürece girmesi, küresel ve bölgesel ayak oyunlarının fazlalaşması nedeniyle yüksek bir belirsizliğin markajında olduğunu, 16 Nisan’da millet tarafından tescil edilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde de bir an önce uygulamaya geçilmesinin elzem olduğunu belirten Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İşte görüyorsunuz, son günlerde döviz üzerinde çok ciddi ve fahiş bir oyun vardır. Spekülatörler, ederi ve gideri bir dolar olan namussuzlar, döviz kurunu suni şekilde yükselterek, 24 Haziran üzerine ambargo koymaya çalışıyorlar. Üstelik dövizin inmesini OHAL’in kalkmasına bağlayan şuursuzlar, Türkiye karşıtlarına el sallayan çapulcular türemiştir. Bu karanlık senaryolar hep aynı mahfillerin işidir. Tezgah bildik, figüranlar tanıdık, iç ve dış düşmanlar karşımızdadır. Ekonomik çöküntüden, döviz kurunun tırmanmasından memnuniyet duyup bunu siyasi ranta çevirme hazırlığı içinde olan kim varsa buradan açık açık söylüyorum, alayı vatan hainidir. Türkiye Cumhuriyeti dövizle kurulmadı, dövizle yıkılmaz, yıkmaya da kimsenin gücü yetmez. Türk milleti inen çıkan dolarla var olmadı, onsuz da bir şey kaybetmez. FETÖ’cüler, kendini İP’e asan CHP yönetimi, soluk borusu Kandil olan siyasi teröristler, irili ufaklı diğer husumet odakları ve arkalarındaki şer güçler ne yapsalar, nereye gitseler yararsız ve nafiledir. Türk milleti, 24 Haziran’da oyunları boşa çıkaracak, bunların heveslerini kursaklarında bırakacaktır.”

“Bunlar siyaseti devre mülke çevirdiler”

Bahçeli, seçime, kurdukları, yasal temeli olan, her partinin kendi hükmü şahsiyeti, amblemi, ilkeleri ve kurallarını ihtiva eden Cumhur İttifakı ile gireceklerini belirterek, “Millet İttifakı’na ilişkin şu değerlendirmede bulundu:

“Baktık ki, ısrarla ittifakı reddeden, ittifaka yanaşmayacaklarını dile getiren beş benzemez birden bire Millet İttifakı’nda buluşmuş. Düzeltiyorum, bunlarınki millet değil zillet ve illet ittifakıdır. Ne ara görüştünüz, ne ara anlaştınız, nerede düşüp, hangi mahzende ittifaka karar verdiniz? Güneşte üşüyüp gölgede terleyenler layık oldukları cevabı, çok değil, 28 gün sonra Türk milletinden alacaklardır. Biz ittifak dediğimizde avaz avaz bağırıp, müfterilik nöbetine giren siyaset yobazları, siyasi kaçkınlar, Türkiye muhalifliğinde marka olan dönek ve kiralık zihniyetler ele ele tutuşmuş, telaşla sahneye çıkmışlardır. Bunlar siyaseti devre mülke çevirdiler. 18 gün süreyle kiralık milletvekili sezonu açtılar. Varsın yapsınlar, varsın FETÖ ve PKK’nın kurşun askeri olsunlar, nasıl olsa boyunları eğik şekilde geldikleri yere geri dönecekler, döndükleri yerde de millet vicdanına çatır çatır hesap vereceklerdir.

Vay gafiller vay, İYİ Parti de dahil alayı PKK’lı Demirtaş’ın, Mehmetçik katillerinin affını istiyor. Aklı bir vesileyle çelinmiş, duyguları istismar edilmiş, bir ara içimizdeyken yanılıp yenilip aramızdan çıkıp gitmiş kardeşlerimize eziyet ediyorlar. Hatta Başbuğ Türkeş Bey’in anılmasına, bozkurt yapılmasına yasak koyuyorlar. Buradan diyorum; pişmanlık yaşayan, samimi bir şekilde öz eleştiri yapan, hatasını anlayan her kardeşimle, her ülküdaşımla kucaklaşmaya hazırım.

Bir başka tuhaf benzerlikse hepsinin birden sözde Kürt sorunundan bahsetmesidir. Biz ise cezaevindeki ülküdaşlarımız, ülke ve ülkü sevdalısı kardeşlerimizle birlikte kader mahkumları için af istediğimizde sırtı kabarmış kediye dönüyorlar, adeta çıldırıyorlar. Kimin heybesinde ne varsa onu yermiş. Kim hatırında ve hedefinde ne varsa ondan bahsedermiş. Biz ‘vatan, millet, bayrak, ülkü’ diyoruz, onlar Pensilvanya’nın, Kandil’in, Türk düşmanlarının peşinden koşuyor, onların borusunu öttürüyorlar. Ama yanlarına kalmayacak, ödeyecekleri bedel yarınlara da bırakılmayacaktır.”

“MHP’nin yükselişine mani olamayacaksınız”

Devlet Bahçeli, Cumhur İttifakı’nın, Türkiye’nin kurtuluş ümidi olduğunu ifade ederek, bu ittifakın Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin kurucusu ve ana siyasi ögesi olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanı adaylarının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunun altını çizen Bahçeli, şunları söyledi:

“Niye? Çünkü yeni hükümet sisteminin kurulması, devamlılığı, istikrar içinde varlığı için Sayın Erdoğan’ın görevini sürdürmesi millet ve devlet menfaatleri bakımından şu ağır dönemde aciliyet ve öncelik kesbediyordu. Niye, çünkü Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin iki ana paydaşından olan Sayın Erdoğan’ın, yeni sistemin ruhu, doğası ve güvenliği açısından mutlaka görevine devamı gerekiyordu. MHP olarak cumhurbaşkanı adayımızın yüksek bir destek ve oyla seçileceğine inanıyor, bunu şimdiden görüyoruz. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin sağlıklı bir şekilde temin ve tezahürü için MHP’nin TBMM’de güçlü bir şekilde temsil edilmesi, denge ve denetleme görevini üstlenmesi tarihi bir olgu ve sorumluluktur. İcazetli, görevli ve provokatör anket şirketleri bizim oy oranımızı yüzde 3-4’e yaklaştırdılar. Allah’tan henüz ‘yüzde 1’ diyemediler. Merak etmeyin, Türk düşmanları bunu da yapacaktır. Ancak, kulun hesabı varsa Allah’ın da bir hesabı, milletin de bir bildiği vardır. Her seçim döneminde aynı kumpas dolaşıma sokulmaktadır. Bıkmadınız mı çirkefliklerden? Yorulmadınız mı yalanlardan, dolanlardan, sahtekarlıklardan? Türk milleti bunları yutmuyor, Türkiye düşmanlarının dibinde hırlayan anketçilere prim vermiyor, itibar etmiyor. Yapamayacaksınız, başaramayacaksınız, Türk-İslam sancağını asla indiremeyeceksiniz. Şehitler kervanını durduramayacaksınız, MHP’nin yükselişine mani olamayacaksınız. MHP, engelleri aşa aşa, barajları önüne katıp yıka yıka geliyor.”

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM’de çok güçlü bir MHP grubunun sesinin şimdiden duyulduğunu kaydederek, “Elbette TBMM’de yapacaklarımız çoktur. Demokrasi standartlarının yükselmesi, kişisel özgürlük alanlarının genişlemesi, denge ve denetleme işlevinin süratli çalışması için her mücadeleyi, üstlendiğimiz millet vekaletinin her görevini yerine getireceğiz.” diye konuştu.

Devlet Bahçeli, Türkiye’ye yönelik toplu göçlerin kaynağında çözülmesi ve sığınmacıların vatanlarına kavuşturulmaları yönündeki politikalarını aynen sürdüreceklerini söyledi.

İŞTE MHP’NİN VAATLERİ

Bahçeli, yeni yasama döneminde çeşitli toplum kesimlerinin talep ve beklentileri doğrultusunda bir kısmı 7 Haziran ve 1 Kasım seçim beyannamelerinde de yer bulan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi içinde gerçekleşmesi için mücadele edecekleri söz ve vaatleri şöyle sıraladı:

– Teröristler, çocuk istismarcıları, tecavüzcüler, kadın katilleri hariç olmak üzere, kader kurbanlarına af çıkarılması,

– Vatandaşların, kredi ve kredi kartı borçları ve yüksek faiz sarmalının neden olduğu yoksulluk tuzağından kurtarılması,

– Ekonominin ihtiyacı olan alanlarda yapısal reformların hızla gerçekleştirilmesi, esnaf ve çiftçilerin vergi ve prim yükünün hafifletilmesi, AVM yasasının yeniden düzenlenmesi, esnafı yok eden AVM ve zincir marketler ile belediye işletmelerine yönelik tedbirler alınması,

– Esnaf ve sanatkarların geçmiş hizmetlerine borçlanma hakkı tanınması,

– Staj ve çıraklık sürelerinin emeklilik hizmetine sayılması,

– Yük ve yolcu taşımacılığı yapan esnafa vergisiz akaryakıt sağlanması,

– Şoför esnafa yıpranma payı hakkı temin edilmesi,

– Çiftçilerin kullandığı mazot üzerindeki vergilerin kaldırılması,

– Sulamada ve tarım işletmelerinde kullanılan elektrikten KDV alınmaması, tohum, fide ve ilaç gibi girdilerin vergi yükünün düşürülmesi,

– İşsiz her aileden bir kişiye asgari ücretin yarısı kadar aile desteği yardımı verilmesi,

– Gençlerin, iş bulana kadar ailelerinin sağlık sigortasından yararlanması ve öğrenim kredisi borçlarından faiz alınmaması,

– Ön lisans mezunlarına lisans tamamlama imkanı sağlanması,

– Üniversiteye giriş sınavının kaldırılması,

– Askerlik süresinin prim ödemeksizin emeklilik hizmetine sayılması,

– Emekli aylıklarındaki eşitsizliklerin giderilmesi, refah payının yükseltilmesi,

– Emeklilikte yaşa takılanların mağduriyetinin giderilmesi,

– Kadınlara sigortalılık öncesi doğumları için borçlanma hakkı tanınması,

– Kadına şiddet ve çocuk istismarının önlenmesi, kadına ve çocuğa karşı suçlarda cezaların ağırlaştırılması, adli yardım desteği sağlanması, dava açma zaman aşımının kaldırılması,

– Asgari ücretten vergi alınmaması, ücretlilerin asgari ücret kadar gelirinin vergi dışı bırakılması,

– Kadro alamayan taşeron işçiler, 4/B’li, vekil, sözleşmeli, fahri ve geçici statüde çalışanların kadroya alınması,

– Yardımcı hizmetler sınıfında çalışanların genel idari hizmetlere geçirilmesi,

– Kamu çalışanlarının tüm ek ödemelerinin emekli aylığına yansıtılması,

– Sağlık çalışanlarına yıpranma payı hakkı verilmesi,

– Yardımcı sağlık personelinin istihdamının yaygınlaştırılması,

– Mühendislerin özlük haklarının iyileştirilmesi,

– Öğretmenlerin ek göstergesinin 3600’e çıkarılması,

– Atanamayan öğretmenlerin tamamının kademeli olarak atanması için kadro ihdas edilmesi,

– Maliye ve gelir idaresi çalışanlarına kurum içi uzmanlık sınavı açılması,

– Mübaşir, zabıt katibi ve diğer adalet çalışanlarının özlük haklarının iyileştirilmesi,

– Uzman çavuşların tümünün kadroya alınması, özlük haklarıyla birlikte mali ve sosyal durumlarının iyileştirilmesi,

– Emniyet çalışanlarının özlük haklarının düzeltilmesi, polislerin ek göstergesinin 3600’e yükseltilmesi, haftada 40 saatin üzerindeki hizmetler için fazla mesai verilmesi,

– Engelli ve engelli yakını aylığının yükseltilmesi ve engelli aylığı ödenmesinde, aile geliri yerine kendi gelirlerinin esas alınması,

– Doğuştan ya da işe girmeden önce engelli olanların, malul şartlarından yararlandırılması,

– Muharip gazi şeref aylığının artırılması ve hepsine aynı tutarda ödenmesi,

-Şehit anne ve babalarının aldıkları maaşın artırılması,

– Şehit yetimlerinin tamamına iş hakkı verilmesi,

– Terörle mücadele gazilerine ikinci istihdam imkanı sağlanması,

– Ordu ve polis vazife malullerinin maaşlarının iyileştirilmesi, gazilere ÖTV’siz araç imkanı getirilmesi.

– “Bütün gayret ve samimiyetimizle mücadele edeceğiz”

“Malul sayılmayan gazilere gazilik unvanı verilmesi için gerekli yasaların çıkarılması konusunda bütün gayret ve samimiyetimizle mücadele edeceğiz, inşallah da başaracağız.” diyen Bahçeli, 2023’te, büyükşehirleri kapsayacak şekilde yüz il, bin ilçeden oluşan bir idari sistemle ekonomide yerli ve milli diriliş sayesinde, siyasette birlik ve dayanışma ruhunun ayağa kalkışıyla Türkiye’nin bölgesinde süper güç, küresel düzeyde de sözü dinlenen bir ülke seviyesine mutlaka ulaşacağını ifade etti.

MHP’nin TBMM’de etkin konumda olmasının, bir yandan yürütmenin adalet ve hakkaniyet anlayışı içinde denetlenmesini, diğer yandan da ekonomik ve sosyal politikalara yön vermesini sağlayacağını anlatan Bahçeli, bütün Türkiye’de daha adil bir paylaşım, daha çok fırsat eşitliği, daha üretken bir ekonomi, daha tutumlu bir toplum, daha fazla yatırım ve istihdam, daha huzurlu bir millet, daha ahlaklı bir kazanç, daha doymuş aile, daha sağlıklı bir insana ulaşmak için çağrıda bulunduğunu bildirdi.

Devlet Bahçeli, şunları kaydetti:

“Çağrımız adalete ve hakkaniyetedir. Çağrımız bekaya ve birliğedir. Çağrımız cumhurun ittifakına, Cumhuriyet’in iradesinedir. Çağrımız, huzura ve mutluluğadır. Çağrımız, refaha ve esenliğedir. Çağrımız, kardeşliğe ve paylaşmayadır. Komşusu açken tok yatmayacak yüksek vicdanların, Fırat kenarında otlayan kuzunun vebalini duyacak tertemiz gönüllerin, ‘Aç iken doyurdum, çıplak iken giydirdim, az milleti çok kıldım’ diyenlerin bulunacağı inançlı, erdemli ve adaletli bir topluma çağrıdır bizim çağrımız.

Milliyetçi Hareket varsa çare bitmemiştir. Milliyetçi Hareket varsa gelecek aydınlık, Türkiye emniyettedir. Diyorum ki Cumhur İttifakı, Millet Aklı, Geleceğin Teminatı. Cumhur İttifakı, Millet Aklı, Bin Yıllık Kardeşliğin Teminatı. Kürt kökenli kardeşlerim, bozgunculara, fitnecilere aldırmayanız. Siz bizsiniz, biz de siziz. Hep birlikte güçlü Türkiye’yiz. Siz yoksanız bir eksiğiz, varsanız millet olarak ebediyete kadar yaşayacağız.”

Bahçeli’nin konuşmasının ardından MHP’nin il il milletvekili adayları sahneye çağrıldı ve tanıtıldı. Sahneye son olarak Bahçeli ve diğer Osmaniye milletvekili adayları çıktı.