SBL VELİLERİ ÇALMADIK KAPI BIRAKMIYOR

Okulların Açılmasıyla Gün Yüzüne Çıkan ve Akçakoca’nın Gündemini Oluşturan Sosyal Bilimler Lisesinin Yer Değişimine İtiraz Eden Veliler  Haklı Oldukları Davalarını Kazanmak ve Okullarına Geri Dönmek İçin Mücadelelerini Sürdürüyor.

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Faruk Özlü ile görüşen ve sorunun en hakkaniyetli bir şekilde çözüleceği sözünü alan veliler kamuoyunu konu ile bilgilendirmek yaşananları paylaşmak adın Düzce TV de katıldıkları oturumda çarpıcı açıklamalarda bulundular.

Düzce TV’de yayınlanan Gündem programına tüm veliler adına konuk olan  Göksel Aydın, Özlem Cengiz ve Belma Öztürk  süreci bütün çıplaklığıyla anlatırken yaptıkları görüşmelerde  cevap alamadıkları soruları kamuoyuna duyurdular.

Programda yaşanan süreci ve gelişmeleri ilk duyumun alındığı haziran ayından itibaren takip ettiklerini  başta Akçakoca Kaymakamlığı olmak üzere hiçbir makamdan yazılı bir  iletinin kendilerine ulaşmadığını konunun sözlü olarak  geçiştirildiğini nedeni ve niçini hakkında bilgi edinemediklerini vurgulayan Göksel Aydın “ İlk yazılı ifadeyi   “SBL eğitim öğretimini Barbaros Anadoluda yapacaktır” kararı alındığı biçiminde  valilik makamının onayı ile olup okulun açıldığı günden bir gün sonra  mesaj olarak aldık. Ancak konu ile yetkili olmayan birileri daha önceden İHL öğrenci velilerine yeni ders yılında Sosyal Bilimlerde eğitim görecekleri mesajı çekmişlerdi. Bunu anlamakta zorlandık.  Sorunumuzun çözümü için gittiğimiz her kurum ve kişi çok haklı olduğumuzu, bu sorunu en iyi şekilde hakkaniyetli bir şekilde çözülmesi gerektiğini söylüyor. Böyle bir sorun yoktu ki . Niçin durup dururken ortaya çıktı” dedi. Hiçbir zaman İHL ye karşı olmadığını, konunun İHL de eğitim gören öğrenciler ile ilgisinin bulunmadığını onlarında bu durumdan rahatsız olduklarına inandığını söyleyen bir başka veli Özlem Yıldız;.” Mücadeleyi sürdüreceğiz. Yenikapı ruhu burada. Bunu herkes görsün. Aylardır farklı siyasi ve sosyal görüşten insanlar bir arada haklı davamızın mücadelesini veriyoruz. Gerekirse bu mücadelede  Cumhurbaşkanımıza kadar çıkacağız.

Çok büyük ve anlamsız bir haksızlıkla karşı karşıya bırakıldıklarını belirten Özlem Yıldız  “İmam Hatip Lisesi öğrencilerinin ve velilerinin yapılan bu haksızlık karşısında yanımızda olmasını beklerdim. Zira  önce hak kavramının öğretildiğine inandığım  imam hatip liselerinde öğrencileri olan velilerin ve  öğrencilerin okullarında zorla uzaklaştırılan   öğrenciler ağlarken o sıralara nasıl bir vicdanla oturacaklarını merak ediyorum .

Çünkü İHL de onlara önce hakkı öğretiyorlar. Bu okulların amacı dini daha iyi öğrenmek değil mi. Ben bu okula  kızımı bunun için gönderdim. Benim eksiğimi okul tamamlar diye düşündüm. Ben İHL öğrencileri velilerinin  gelip bizimle konuşmalarını sorunumuza hassasiyet göstermelerini beklerdim. Çok üzüldüm . Dini değerlere bağlı bir insanım. Cumhurbaşkanımı severim, Ak Parti’yi severim. Birkaç genç kızın, bizi sizin okulunuzu elinizden almak istemiyoruz, bize sunulan bu olduğu için biz buraya geldik demelerini beklerdim. Niye o çocuklar bizim karşımızda duruyor, niye yanımızda durmuyor. Aslında onların da bizimle beraber bu haksızlığa karşı çıkmasını isterdim. Haksızlık yaparak alınan okulda öğrencilere hakkın nasıl öğretileceğini bizi oradan zorla çıkaranlara ve İHL Okul aile birliği başkanı hanımefendiye soruyorum. Elini vicdanına koy. Bize parmak sallyanlar oldu. Bir güvençleri var sanırım. Olsun bizimde Rabbimiz var. İmam hatiplerden İnsanları soğutmaktan başka bir işe yaramayacak bu yapılanlar.” İfadeleriyle çok anlamlı bir mesaj verdi.

Öğrenci velisi Belma Öztürk haklarını aramak için yola çıkarken birçok kentten öğrenci velilerinin çocuklarıyla gelerek hak aramada aktif rol üstlenirken  her geçen gün karşılaştıkları bazı baskılar nedeniyle dirençlerinin kırılmaya çalışıldığına da tanık olduklarına dikkat çekerek “Bu okul tercihli bir okuldur ve insanlar çocuklarını görerek bilerek verdiler. Şimdi derslikten başka bir alanı olmayan bir kata tıkıştırılıyoruz. Gittiğimiz ve bize mükemmel bir karşılama yapan bağırlarına basan okulun da dengesinin bozulmasına neden oldular. Yatılı öğrencisi olmayan okulu pansiyonlu okula yatılı öğrencisi olan okulu da pansiyonsuz okula vermenin anlaşılır yanı yok. Yemek burda , etüt başka bir yerde, yatakhane daha başka bir yerde. “dedi.