Korona virüs salgınının etkileri öyle hemen geçecek gibi görünmüyor. Konu ile ilgili dünya basınında yapılan açıklamalara bakınca salgının baskın etkisi nispeten daha kısa zamanda kaybolsa bile, aşının bulunması en erken 1 yıl, sosyal izalasyon tedbirlerinin tamamen kalkması 2 yıl sürecek diyorlar.
Geçtiğimiz günlerde korona virüs salgını nedeniyle tarımsal üretimin sürekliliği sağlamak ve başka illerden gelen mevsimlik işçilerin durumunu değerlendirmek için fındık tarımı yoğun olan Giresun ilimizde, Giresun Valiliği tarafından bir toplantı düzenlendi.
Giresun Valisi başkanlığında ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile meslek odaları temsilcilerinin katılımıyla bir komisyon oluşturuldu. Toplantıda öncelikli olarak tarımsal üretimin kesintiye uğramaması için gerek duyulan insan gücünün her ilin kendi imkânlarıyla karşılanmasının esas olduğu, insan gücü ihtiyacının il içerisinde karşılanmaması halinde öncelik civar iller olmak üzere diğer illerden de mevsimlik tarım işçileri ile tarımsal üretimin sürekliliğinin sağlanması ancak bu durumun Valiliğin belirleyeceği iller arasından, işçilerin geleceği İl Valiliklerinin izin verme şartına bağlı olarak gerçekleştirilmesine karar verildi.
Haberdeki insan gücünün her ilin kendi imkanları ile karşılamasının esas olduğu kısmını haber sitelerinde okuyunca bir durdum.
Akçakoca ilçemizde fındık tarımında insan gücünü kendi ilçemiz karşılayabilirmi, yada ne kadarını karşılayabilir?
Fındık tarımında kış bakımı, budama geride kaldı, önümüzdeki süreçte İlaçlama, gübreleme, tırpan ve hasat faaliyetleri var. Hasat dışındaki diğer faaliyetlerde işgücü ihtiyacı zaten ilçe içinden karşılanmakta, endişe edecek veya sıkıntı olacak bir durum görülmüyor.
Ama sıra hasata gelince endişe etmemek mümkün değil. Hasadı ilçe içinden veya kenar İllerimizde ki işçiler ile yapmamız mümkün gibi durmuyor. Bizim hasat döneminde komşu il ve İlçelerimizde de aynı durum söz konusu. Birde ekonomi kısmı var, komşu illerden gelecek işçilerin isteyeceği ücret daha farklı olacaktır.
İlçemizde yaklaşık 8.000 ailemiz 200.000 dekar alanda fındık tarımı ile geçimini sağlıyor. 10 dönüm ve altında arazisi olanlar zaten fındığı kendi ailesi ile topluyor, biz olağanüstü durumdan dolayı bu yıl 20 dekara kadar arazisi olan ailelerin dışardan işçi almadığını, hasadı kendileri yaptığını varsayalım. Bu hesabın nedeni ise hasatta işgücü 0,25 da/gün/adam dır. 20 dekar arazinin hasadı için 80 gün/adam gerekir. 4 kişilik bir aile 20 dekar fındık arazisinin hasadını çok da yorulmadan 20 günde yapabilir.
Ama 20 dekar üzerindeki bahçelerde yardımsız hasat zor . Ya imece yada gündelik işçi lazım.
50 dekar bahçesi olan bir üretici fındığını toplamak için 200 gün/adam işçiyi yani 20 işçiyi 10 gün veya 10 işçiyi 20 gün misafir edecek.
Her üreticimiz kaç işçi ile kaçgünde hasat yapacağını aşağı yukarı biliyordur zaten.
Mevcut sınırlamalar devam ederse 20 yaş altı vatandaşların gelme şansı olmayacak.Bu durum mevsimlik işçilerin şimdiye kadar alışılmış olduğu gibi ailece gelmelerini engelleyecek gibi. Ekonomik şartlar bu duruma çıkış yolu bulacaktır diye düşünmekteyim Ailesinin bir kısmını memleketinde bırakan işçiler yinede geleceklerdir.
Bize işçileri misafir etmek kalacak. Eskisi gibi misafir edebilecekmiyiz. Eğer salgın devam ederse sosyal mesafe kuralları içerisinde çalıştırabilecekmiyiz?
Sonuçta çoluk çocuğumuzun, kendimizin sağlığını düşünmeden yapamayacağız.
İşte tamda burda alacağımız tedbirleri, oluşacak yeni çalışma şartlarını düşünüp, planlamamız gerekiyor.
Hasat makinaları ile toplamayı artırıp gereken işçiliği azaltabilirmiyiz, Mevsimlik işçilerle hasat yaparken İzalasyon tedbirlerini nasıl alırız, virüsün yayılma riski olmadan barınmalarını ve çalışmalarını nasıl sağlarız, hangi tedbirleri almamız gerekir gibi sorulara cevap bulmamız gerekiyor.
Üreticiler olarak hasata henüz zaman varken muhtarlarımızla bir araya gelmeli, köyümüze gelecek mevsimlik işçilerin hesabını ve gelecek işçilerin teyidini yapmalı, barınacakları yerleri yeni şartlara göre mümkünse sabit yerler olarak ayarlamalıyız. Hatta bu işi birbirine sınır birkaç köy biraraya gelerek yapmalıyız.
Sonuçta olağanüstü durumlar olağanüstü tedbirleri gerektirir, mevsimlik işçilerin barınmalarında, çalışma koşullarında ve sosyal hayatlarında yeni tedbirlere ihtiyaç olacaktır.
Burda yazdıklarımız tedbir almamız için İnşAllah salgın daha çabuk sona erer ve bu tedbirlerin hiç birisine gerek kalmaz.
Verimli ve kaliteli bir hasadın olacağı sezon geçirmemiz dileği ile….
