akçakocaakçakoca haberakçakoca gazetesihaber akçakocaakçakoca son dakika
DOLAR
32,5893
EURO
34,7427
ALTIN
2.497,91
BIST
9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
14°C
İstanbul
14°C
Hafif Yağmurlu
Cumartesi Açık
20°C
Pazar Az Bulutlu
21°C
Pazartesi Az Bulutlu
23°C
Salı Az Bulutlu
22°C

BİRLİKTE YAŞAMAK

20.04.2017 19:10
453
A+
A-

Kıymetli hemşerilerim,

Gruplar halinde yaşayan ilk insan kalıntıları MÖ.60-70 bin yıl öncelerine dayanır. Zaman içerisinde değişik medeniyetlerin Asya, Afrika ve Avrupa başta olmak üzere dünyanın 5 kıtasında hüküm sürdükleri bilim adamlarının tespitidir.

İlk başlarda en temel ihtiyaçların sağlanması insanoğlunun tek tasasıydı. O zaman için önemli olan tek şey hayatta kalmak ve üremekti.

Bu kısa hatırlatmadan sonra günümüze gelmek istiyorum. İnsanoğlu öylesine bir değişim yaşadıki, tarifi imkansız. Bu değişim bizim yaşam tarzımızada yansıdı ve insanı kompleksli  bir hale getirdi. İnsan mutluluğu çok ön plana çıkar oldu, ancak burada bir sorun ortaya çıkıtı ki; her bireyin mutluluk anlayışı farklı, bunları nasıl makul bir kurallar manzumesi içerisinde düzenleyelimki hiç kimse mutsuz olmasın?

İdeali yakalamanın nerdeyse imkansız olduğu bilinse de; bunun en geçerli yöntemi demokrasi olsa gerek. Bunu sadece salt bir kavram olarak düşünmeyelim, önemli olan bu kavramın temel felsefesi ve bu anlayışı günlük hayatımıza tatbik edebilmemizdir. Acaba bizler yani Akçakocalılar olarak günlük hayatımızda yeteri kadar demokratmıyız? Bunun en açık yansıması karşılıklı saygıdan geçer. Bazı örnekler vererek konunun can damarına dokunmak istiyorum. Aracımızı yasak olduğunu bildiğimiz halde uygunsuz bir yere çekiyor ve itfaiyenin geçmesine ve bir yangına müdahale etmesine mani oluyorsak biz demokrat değiliz demektir. Herkes çekmiş bende çektim mantığı ancak sürü mantığı olabilir. Vatandaşın haklı olduğu taraflar yok değil. Kentimizde gerçekten çok ciddi boyutta bir park yeri sorunu var. Bu soruna çözümler mutlak surette aranıyor ancak bilebildiğim kadarıyla bu çözümlerinde kısa vadede sağlanabilmesi olasılığı çok zor. Akçakoca’nın çok büyük bir bölümü köy kökenli, bu insanların köylerine gidip gelebilmeleri için araca ihtiyaçları var ve maşallah nerdeyse herkesin aracı var. Özellikle Salı ve Cuma günleri yoğun bir şekilde araç trafiği gözleniyor. Yakında limanın üst tarafında TOKİ yeni bir proje başlatıyor, yıllardır kanayan bir yara olarak duran bu yerin Akçakoca’ya prestij kazandıracak bir projeyle taçlandırılacak olması çok güzel. Ancak bu arada insanlarımızı mağdur edecek bir oldubittiye de olanak tanımamak lazımdır. Vatandaşlarımızın yoğun biçimde park yeri olarak kullandığı bu alan inşaat sahası olunca vatandaş ne yapacak birde buna yaz aylarında gelecek misafir araçları eklersek sıkıntılı bir durum yaşayabiliriz.

Değerli dostlar hiç kimse gerçeği elinde tutuğunu iddia edemez. Her şeyi ben bilirim diyenlerin çok şey bilmedikleri er geç ortaya çıkmıştır. Ben diyorumki; bizler gerek mahalli basın gerekse daha farklı demokratik platformlarda düşüncelerimizi dile getirmekten yılmayalım. Bu arada kendimizi sorgulamamız lazım diye düşünüyorum. Nasıl mı? Milli piyango bileti almazsak bize büyük ikramiyenin çıkma ihtimali yüzde sıfırdır, değilmi? O halde belediye meclisini veya herhangi bir oda, dernek yönetimini seçerken, o kişilerin beklediğimiz hizmetleri sağlayıp sağlayamayacağını göz önünde bulundurarak tercihimizi yapalım. Ahbap çavuş ilişkileriyle seçimimizi yaparsak hizmette yine ahbap çavuş ilişkisine göre şekillenir ama terk farkla, oda şu, seçildikten sonraki ahbapların değişmiş olma ihtimali.

Belediyemizin yoğun bir çalışma temposu içerisinde olduğunu görüyorum. Bu yüzden moral bozacak negatif bir şey yazmak istemem ama yinede merak ettiğim bir konu var. Oda şu, bu palmiye merakı sadece belediye başkanlarına özgü bir şey mi bilemiyorum? Hergelen başkan Akçakoca’ya özgü birçok güzel bitki türü varken nedense PALMİYE dikiyor. Hiç uyumlu olmadığı gibi, bir sürü masraf ve sonuç genelde hüsran. Arkadaş, insanlar palmiye görmek istiyorlarsa Antalya ya gider Akçakoca’ya gelen çınar, ıhlamur, defne ağaçlarını görmek ister. Lütfen biz biz olalım kesinlikle taklitten kaçınalım. Yukarı mahallede nasıl başardıysak aynı yoldan gidelim. Lütfen yeni projelerde yeşilliği ön plana çıkaralım, sanki biraz ayar kaçtı gibi. Mermerler, karo taşlar yoğun göze çarpıyor. Bunlar standart projemidir?  Yoksa bizim çevre mühendislerimizin tercihimidir bilemem ama birazda vatandaşa fikrini soralım derim ben. Çünkü sonuçta bu hizmetler onlar için yapılıyor.

Herkese sevgiler saygılar.

Not: her türlü hakaret ve küfür içermeyen; olumlu, olumsuz eleştiri ve önerilerinizi bekliyorum. tezel.sinan@hotmail.com

ETİKETLER:
Yazarın Diğer Yazıları