Yaşadığımız Kent Düzce ilimizin Karadeniz kenarında olan tek ilçesi ve 38.000 nüfuslu bir yerleşim yeri.
Zonguldak ve Sakarya’nın Cumhuriyetimizden eskilere dayanan köklü iller olmasını , Düzce ilimizin il geçmişinin uzun olmamasının etkilerini dibine kadar hisseden bir ilçe aynı zamanda.
Allahtan arazinin tamamına yakını fındık gibi değerli bir üretim şekli ile dolu olmasından dolayı ekonomik olarak ayakta durabilen, ayakta durabilmek için yardıma ihtiyacı olan bir ilçe değil.
Şimdi bir çoğunuzun “olur mu ya turizm var, Balıkçılık var” dediğini duyar gibiyim.
Doğru, turizm var, ama ne yazık ki turizm çok dar belli bir kesim için var, zaten gelen turist potansiyeli de belli, Akçakoca halkının büyük çoğunluğuna hitap etmiyor, yaygınlaşmadığı için pastadan gerektiği payı aldığı söylenemez. Tabii ki etkisi yok sayılamaz ama en azından mevcut hali ile genel bir etkisi yok.
Balıkçılıkta gelecek ne olacak belli değil. Giderek azalan popülasyon yanısıra Balıkçılık la geçimini sağlayan aile sayısı da her yıl azalıyor. Kabul edelim yada etmeyelim maalesef durum bu.
Bu durum tespitimizden sonra konumuza gelelim ve an alıcı soruyu soralım
YA FINDIK VERMEZSE?
Olur mu canım, neden vermesin diyorsunuz değil mi?
Tabiki “küstüm oynamıyorum size fındık mındık yok” deyip vermemezlik yapacak değil.Bu bitkilerin doğasına aykırı bir durum.
Ama topraktan gerekli olan besin elementlerini alamaz, üzerindeki zararlılarla mücadele edemez veya verimli ömrünü doldurur ise öncesinde verim azalır, bu azalma nihayetinde fındık vermemesine dönüşür.
Bu yazımda fındıkta yapılması gerekenleri yazmayacağım, 4 yıldır yazıyorum zaten.
Bu yazıda amacım fındıkta verim düşmesine ve neticelerine farkındalık sağlamak.
İlçemizde her yıl 15 ila 30 bin ton arası fındık hasadı yapılıyor. Ekonomik değeri 250 milyon ile 500 milyon TL. aralığına denk geliyor. Bu hesapla , nüfusu 38.000 kişi olan ilçemizde başka hiç bir gelir olmasa bile kişi başı 15.000TL girdisi var.
Bir düşünsenize , ilçemizde bir üretim sezonunda bakmışız bir tane bile fındık yok, yani hiç yok. Akçakoca rekoltesi 0 ( sıfır) ton.
Bir hayal edin ne olurdu?
Hayat devam ederdi mutlaka ama bizim hayat nasıl devam ederdi?
Bu seneyi bir milat alalım, hasat işleri bittikten sonra 2020 üretim sezonuna bilinçli, planlı, programlı başlayalım.
Analizlerimizi yaptıralım, toprağımızın ve fındığımızın ihtiyaçlarını belirleyelim. Gübrelemeyi, zirai mücadeleyi, bakım işlerini planlı programlı bir şekilde yapalım.
Sonra pişman olacağımız çok ama çok pişman olacağımız ancak dönüşü çok zor olacak yola girmeyelim.
Önüne gelenin birşeyler söylediğine bakmadan konu ile ilgili nasıl bir yöntem izleneceği hakkında uzmanlar ve ilgili kuruluşlarla sıkı işbirliği içine girip hep birlikte zirai mücadele edelim.
Yoksa , teker kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur.
Demedi demeyin!!!
Ürününüz bereketli olsun.